CİNSEL ORGANLARA UYGULANAN PİERCİNGİNİN TARİHÇESİ

CİNSEL ORGANLARA UYGULANAN PİERCİNGİNİN TARİHÇESİ

CİNSEL ORGANLARA UYGULANAN PİERCİNGİNİN TARİHÇESİ

Günümüzde cinsel organlara (kadın cinsel organına, erkekte penis ucuna yada sünnet derisine) yapılan piercing uygulamaları genellikle marjinal kesimler tarafından yapılmakta ve cinsel anlamlar taşımasına rağmen eskiden farklı amaçlarla da yapıldığı oluyordu. Örneğin İngiltere kraliçesi Victoria nın eşi Prens Albert, daha sonra kendi adı ile anılacak olan bir piercing şeklinin mucidi olmuştur. 1825 yılında evlenmeden önce penis ucuna yaptırdığı piercingin amacı çok farklıydı: o yıllarda erkeklerin giydikleri kıyafetler çok dardı ve erkek cinsel organının dikkat çekmemesi için kıyafet giyilirken sağa yada sola çekilmesi gerekiyordu. Prens albert, penis ucuna bir halka taktırarak, bu halkayı da pantolonlarının içindeki bir kancaya asarak bu sorunu halletmiş oldu (böylece penis sağda yada solda sabitlenmiş oluyordu). Bu yüzden, bu tip piercing moda olduktan sonra, o yıllarda terziler pantolon yaptıracak müşterilerine, pantolon içine konacak kancayı sağa mı yoksa sola mı istediklerini sorarlardı. Penisi bir yere asmak için takılan bu halkanın adı daha sonra Prens Albert piercingi olarak kaldı.
Cinsel organlara takılan piercinglere bazı özel isimlerde verilmiştir. Örneğin sünnet derisine takılan piercinge İnfibulasyon, penis ucuna dikine takılan çubuğa Apadravya, yatay takılan çubuğa ise Palang deniyor. Scrotum piercingine ise Hafada deniyor.

admin

RELATED ARTICLES

Estetiğin Genel Tarihi

Estetiğin Genel Tarihi

Estetik esasında felsefi bir kelimedir.

READ MORE